Kitap Summit 2A - Ünite 3 - Ders 2

Burada, Summit 2A ders kitabının Ünite 3 - Ders 2'den "fiziksel", "terli", "etki" gibi kelimeleri bulacaksınız.

Gözden Geçir

Flash kartlar

Yazım

Quiz

Öğrenmeye başla

physical

[sıfat]

related to the body rather than the mind

bedensel, fiziksel

Ex: The physical therapist recommended specific exercises to improve mobility.**Fizyoterapist**, hareketliliği artırmak için belirli egzersizler önerdi.

Kapat

Giriş yap

effect

[isim]

a change in a person or thing caused by another person or thing

etki, tesir

Ex: The new policy had an immediate effect on employee productivity .Yeni politika, çalışan verimliliği üzerinde anında bir **etki** yarattı.

Kapat

Giriş yap

fear

[isim]

a bad feeling that we get when we are afraid or worried

korku

Ex: His fear of public speaking caused him to avoid presentations and speeches .Topluluk önünde konuşma **korkusu** onun sunumlardan ve konuşmalardan kaçınmasına neden oldu.

Kapat

Giriş yap

to shake

[fiil]

(of one's body) to involuntarily shake, as a response to fear or due to a particular condition

titremek

Ex: The eerie sound in the dark forest made the hiker 's legs shake with unease .Karanlık ormandaki ürkütücü ses, yürüyüşçünün bacaklarını huzursuzlukla **titretti**.

Kapat

Giriş yap

hand

[isim]

the part of our body that is at the end of our arm and we use to grab, move, or feel things

Ex: She used her hand to cover her mouth when she laughed .O güldüğünde ağzını kapatmak için **elini** kullandı.

Kapat

Giriş yap

palpitation

[isim]

a heart beat that is very irregular or too fast

düzensiz kalp atışı

Ex: She kept a diary to track her palpitations, noting any triggers or patterns that might help identify the cause .Nedenini belirlemeye yardımcı olabilecek tetikleyicileri veya modelleri not ederek, **çarpıntılarını** takip etmek için bir günlük tuttu.

Kapat

Giriş yap

to have butterflies in one's stomach

[ifade]

to be really excited or nervous about what is going to happen

yüreği pır pır etmek

Ex: We felt butterflies before the big game, but once we started playing, the adrenaline took over.

Kapat

Giriş yap

sweaty

[sıfat]

covered in a salty, colorless liquid that the body produces in reaction to extreme heat, fear, fever, or physical exertion

terleten

Ex: Despite the air conditioning, the crowded subway car was hot and stuffy, leaving passengers sweaty and uncomfortable.Klimaya rağmen, kalabalık metro vagonu sıcak ve havasızdı, yolcuları **terli** ve rahatsız bıraktı.

Kapat

Giriş yap

Kitap Summit 2A

LanGeek uygulamasını indir

Langeek

Kitap Summit 2A - Ünite 3 - Ders 2