Giriş
Kitap Solutions - Orta Altı - Ünite 2 - 2C
Burada, Solutions Pre-Intermediate ders kitabının Ünite 2 - 2C'sindeki kelimeleri bulacaksınız, örneğin "etkileyici", "muhteşem", "riskli", vb.
Gözden Geçir
Flash kartlar
Yazım
Quiz
adventure
[isim]
an exciting or unusual experience, often involving risk or physical activity
macera, serüven
Ex: They planned a camping trip in the wilderness , craving the freedom and excitement of outdoor adventure.Özgürlük ve açık hava **macera**sının heyecanını arzulayarak, vahşi doğada bir kamp gezisi planladılar.
athletic
[sıfat]
related to athletes or their career
atletlerle ilgili
Ex: His athletic performance in the marathon was impressive .Maratondaki **atletik** performansı etkileyiciydi.
brave
[sıfat]
having no fear when doing dangerous or painful things
cesur
Ex: The brave doctor performed the risky surgery with steady hands , saving the patient 's life .**Cesur** doktor, riskli ameliyatı sabit elleriyle gerçekleştirerek hastanın hayatını kurtardı.
impressive
[sıfat]
causing admiration because of size, skill, importance, etc.
etkileyici
Ex: The team made an impressive comeback in the final minutes of the game .Takım, oyunun son dakikalarında **etkileyici bir geri dönüş** yaptı.
remote
[sıfat]
far away in space or distant in position
uzakta olan
Ex: The remote farmhouse was surrounded by vast fields of crops .**Uzak** çiftlik evi, geniş tarlalarla çevriliydi.
risky
[sıfat]
involving the possibility of loss, danger, harm, or failure
tehlikeli
Ex: Climbing Mount Everest is known for its risky conditions and unpredictable weather .Everest Dağı'na tırmanmak, **riskli** koşulları ve öngörülemeyen havasıyla bilinir.
spectacular
[sıfat]
extremely impressive and beautiful, often evoking awe or excitement
muhteşem
Ex: The concert ended with a spectacular light show .Konser, **muhteşem** bir ışık gösterisi ile sona erdi.
strong
[sıfat]
having a lot of physical power
güçlü
Ex: The athlete 's strong legs helped him run faster .Atletin **güçlü** bacakları onun daha hızlı koşmasına yardımcı oldu.
terrifying
[sıfat]
causing a person to become filled with fear
korkunç
Ex: There 's a terrifying beauty in volcanic eruptions .Volkanik patlamalarda **ürkütücü** bir güzellik var.
| Kitap Solutions - Orta Altı |
|---|
LanGeek uygulamasını indir