pattern

Zaman ve Yer Sıfatları - Mekansal Mesafe Sıfatları

Bu sıfatlar, nesneler veya konumlar arasındaki mesafenin kapsamını veya ölçüsünü tanımlar, "uzak", "uzakta", "yakın", "yakında" gibi nitelikleri aktarır.

review-disable

Gözden Geçir

flashcard-disable

Flash kartlar

spelling-disable

Yazım

quiz-disable

Quiz

Öğrenmeye başla
Categorized English Adjectives of Time and Place
close
[sıfat]

near in distance

yakın, yanıbaşında

yakın, yanıbaşında

Ex: The grocery store is quite close, just a five-minute walk away .Market oldukça **yakın**, sadece beş dakikalık yürüme mesafesinde.
near
[sıfat]

not far from a place

yakın

yakın

Ex: They found a restaurant near the office for lunch.Öğle yemeği için ofis **yakınında** bir restoran buldular.
nearby
[sıfat]

located close to a particular place or within a short distance

yakın, civarında

yakın, civarında

Ex: There are several nearby hiking trails to explore .Keşfedilecek birkaç **yakındaki** yürüyüş parkuru var.
distant
[sıfat]

having a great space or extent between two points

mesafeli

mesafeli

Ex: His distant hometown was far beyond the horizon .Onun **uzak** memleketi ufkun çok ötesindeydi.
far
[sıfat]

situated at a considerable distance in space

uzak

uzak

Ex: From the hilltop , they admired the far peaks outlined against the sky .Tepenin zirvesinden, gökyüzüne karşı siluetlenmiş **uzak** zirveleri hayranlıkla izlediler.
remote
[sıfat]

far away in space or distant in position

uzakta olan

uzakta olan

Ex: The remote farmhouse was surrounded by vast fields of crops .**Uzak** çiftlik evi, geniş tarlalarla çevriliydi.
faraway
[sıfat]

located at a great distance in space

uzak, ırak

uzak, ırak

Ex: The story takes place in a faraway kingdom surrounded by dense forests .Hikaye, yoğun ormanlarla çevrili **uzak** bir krallıkta geçiyor.
adjacent
[sıfat]

situated next to or near something

yanyana

yanyana

Ex: Please park your car in the spaces adjacent to the main entrance .Lütfen arabanızı ana girişe **bitişik** alanlara park edin.
contiguous
[sıfat]

sharing a common border or touching at some point

bitişik

bitişik

Ex: The contiguous counties in the region worked together to address environmental concerns .Bölgedeki **bitişik** ilçeler çevresel sorunları ele almak için birlikte çalıştı.
reachable
[sıfat]

(of a place) capable of being accessed or entered without difficulty

ulaşılabilir, erişilebilir

ulaşılabilir, erişilebilir

Ex: The lighthouse on the island is reachable only during low tide .Adadaki deniz fenerine sadece gelgit alçaldığında **ulaşılabilir**.
outlying
[sıfat]

far from the center or main areas

uzak, çevresel

uzak, çevresel

Ex: The outlying neighborhoods experience less traffic and congestion .**Uzak** mahalleler daha az trafik ve sıkışıklık yaşar.
far-flung
[sıfat]

located at a considerable distance from a central point

uzak, ırak

uzak, ırak

Ex: The far-flung islands of the Pacific are known for their unique ecosystems .Pasifik'in **uzak** adaları, benzersiz ekosistemleriyle tanınır.
Zaman ve Yer Sıfatları
LanGeek
LanGeek uygulamasını indir