pattern

'Be- Place- Put' & daha fazlası İfadeleri - Esaret, Duygular ve Etkileşimler (Basılı tutun)

Esareti, duyguları ve etkileşimleri tanımlamak için kullanılan "Tut" ile İngilizce eşdizimleri "ofisi tut" ve "karşı tut" gibi örneklerle keşfedin.

review-disable

Gözden Geçir

flashcard-disable

Flash kartlar

spelling-disable

Yazım

quiz-disable

Quiz

Öğrenmeye başla
Verb Collocations With 'Be- Place- Put' & more
to hold sb/sth in contempt

to have a strong feeling of disrespect or disgust toward someone or something

birini veya bir şeyi aşağılamak veya saygısızlık etmek

birini veya bir şeyi aşağılamak veya saygısızlık etmek

Google Translate
[ifade]
to hold office

to occupy an official or formal position in a government, organization, or institution, typically for a specific term or period

geçici olarak resmi bir pozisyona sahip olmak

geçici olarak resmi bir pozisyona sahip olmak

Google Translate
[ifade]
to hold sb/sth accountable

to ensure that an individual takes responsibility for their actions and faces consequences for their behavior or performance

birini sorumlu tutmak

birini sorumlu tutmak

Google Translate
[ifade]
to hold prisoner

to keep someone in captivity against their will as a result of what they did

birini hapsetmek

birini hapsetmek

Google Translate
[ifade]
to take hostage

to keep someone as a captive with the intention of making demands or taking advantage

birini rehin almak

birini rehin almak

Google Translate
[ifade]
to hold hands

to link hands with someone as an expression of affection, unity, or support

birbirlerinin ellerini tutmak

birbirlerinin ellerini tutmak

Google Translate
[ifade]
to hold captive

to keep someone confined or restrained, limiting their freedom of movement or action

birini rehin tutmak

birini rehin tutmak

Google Translate
[ifade]
to hold one's attention

to maintain someone's focus, interest, or engagement

başkalarının ilgisini canlı tutmak

başkalarının ilgisini canlı tutmak

Google Translate
[ifade]
to hold against sb/sth

to have a negative opinion about someone because of their actions in the past

ayıplamak

ayıplamak

[fiil]
to hold promise

to have the potential for future success or positive outcomes

sözünü tut

sözünü tut

Google Translate
[ifade]
to hold true

to remain valid or accurate over time or in various situations

doğru tutun

doğru tutun

Google Translate
[ifade]
to hold sth sacred

to regard something with great respect, honor, or devotion

kutsal bir şeye sahip olmak

kutsal bir şeye sahip olmak

Google Translate
[ifade]
to hold in high regard

to have a great amount of respect, admiration, or esteem for someone or something

yüksek saygı göstermek

yüksek saygı göstermek

Google Translate
[ifade]
LanGeek
LanGeek uygulamasını indir