pattern

'Into', 'To', 'About', ve 'For' Kullanılarak Yapılan Phrasal Verbs - Diğerleri (İçine)

review-disable

Gözden Geçir

flashcard-disable

Flash kartlar

spelling-disable

Yazım

quiz-disable

Quiz

Öğrenmeye başla
Phrasal Verbs With 'Into', 'To', 'About', & 'For'
to ask into

to ask someone to come inside and join one at one's place

içeri girmesi için sormak, davet etmek

içeri girmesi için sormak, davet etmek

Google Translate
[fiil]
to come into

to receive money or assets from someone who has passed away, typically through a will or legal inheritance

miras almak

miras almak

[fiil]
to eat into

to keep making someone upset or angry by consistently doing things that bother them

yıpratmak, rahatsız etmek

yıpratmak, rahatsız etmek

Google Translate
[fiil]
to fit into

to be able to be placed or inserted into a particular space or container

yerleştirmek, uyum sağlamak

yerleştirmek, uyum sağlamak

Google Translate
[fiil]
to go into

to require or involve a certain level of effort, resources, or work for a particular purpose or task

gerektirmek, içermek

gerektirmek, içermek

Google Translate
[fiil]
to lay into

to assault someone physically or verbally

saldırmak, azarlamak

saldırmak, azarlamak

Google Translate
[fiil]
to lead into

to transition to a new subject or topic

geçmek, ile geçiş yapmak

geçmek, ile geçiş yapmak

Google Translate
[fiil]
to parlay into

to use one thing or a particular quality to achieve success or gain a bigger or better thing

başarıya ulaşmak için elinden geleni yapmak

başarıya ulaşmak için elinden geleni yapmak

[fiil]
to plug into

to connect an electrical device to a power source by inserting its plug into an outlet

takmak, bağlamak

takmak, bağlamak

Google Translate
[fiil]
to read into

to assume there is more meaning in a situation, statement, etc. than what is directly expressed

kapsayıcı yorumlamak, satır aralarını okumak

kapsayıcı yorumlamak, satır aralarını okumak

Google Translate
[fiil]
to run into

to unexpectedly face a difficult situation or problem

kuşatılmak

kuşatılmak

[fiil]
to talk into

to convince someone to do something they do not want to do

ikna etmek

ikna etmek

[fiil]
to tune into

to start listening to or watching a specific program by adjusting the radio or television

kanala geçmek, izlemek için ayarlamak

kanala geçmek, izlemek için ayarlamak

Google Translate
[fiil]
to check into

to examine a situation or problem closely

kontrol etmek

kontrol etmek

[fiil]
to dig into

to focus deeply on a subject or issue for a complete examination

derinlemesine incelemek, kapsamlı bir şekilde araştırmak

derinlemesine incelemek, kapsamlı bir şekilde araştırmak

Google Translate
[fiil]
to dip into

to briefly or casually read a part of a book, article, or written material

göz atmak, karıştırmak

göz atmak, karıştırmak

Google Translate
[fiil]
to look into

to investigate or explore something in order to gather information or understand it better

soruşturmak

soruşturmak

[fiil]
to see into

to examine something closely

incelemek, araştırmak

incelemek, araştırmak

Google Translate
[fiil]
to put into

to invest a specific amount of time or effort into an activity or task with dedication

çaba sarf etmek

çaba sarf etmek

[fiil]
to buy into

to invest in a company by purchasing its stocks or shares

yatırım yapmak, hisse almak

yatırım yapmak, hisse almak

Google Translate
[fiil]
to pour into

to invest a significant amount of money into something continuously or over an extended period

yoğun bir şekilde yatırım yapmak, fon sağlamak

yoğun bir şekilde yatırım yapmak, fon sağlamak

Google Translate
[fiil]
LanGeek
LanGeek uygulamasını indir