IELTS Academic için kelime bilgisi (Skor 8-9) - Significance

Burada, Akademik IELTS sınavı için gerekli olan Önem ile ilgili bazı İngilizce kelimeler öğreneceksiniz.

Gözden Geçir

Flash kartlar

Yazım

Quiz

Öğrenmeye başla

IELTS Academic için kelime bilgisi (Skor 8-9)

pivotal [sıfat]

çok önemli

Ex: The development of renewable energy technologies is pivotal in addressing the challenges of climate change and transitioning to a sustainable future .

Yenilenebilir enerji teknolojilerinin geliştirilmesi, iklim değişikliğinin zorluklarını ele almak ve sürdürülebilir bir geleceğe geçiş yapmak için kritik bir öneme sahiptir.

weighty [sıfat]

önemli

Ex: Signing the peace treaty was a weighty moment in history , symbolizing the end of a long-standing conflict .

Barış antlaşmasının imzalanması, uzun süredir devam eden bir çatışmanın sonunu simgeleyen tarihte ağır bir andı.

grave [sıfat]

ciddi

Ex: The international community expressed grave concern over the escalation of tensions between the two neighboring countries .

Uluslararası toplum, iki komşu ülke arasındaki gerilimin tırmanması üzerine ciddi endişe dile getirdi.

focal [sıfat]

merkezi

Ex: The focal concern for the team was meeting the project deadline .

Ekibin temel endişesi proje teslim tarihini karşılamaktı.

ascendant [sıfat]

en etkili

Ex: With the new CEO 's innovative strategies , the company quickly became ascendant in the tech industry .

Yeni CEO'nun yenilikçi stratejileriyle şirket, teknoloji endüstrisinde hızla yükselen bir konuma geldi.

momentous [sıfat]

önemli

Ex: The groundbreaking research conducted by a team of scientists yielded momentous findings that could revolutionize the treatment of a widespread disease .

Bir bilim insanı ekibi tarafından yürütülen çığır açan araştırma, yaygın bir hastalığın tedavisinde devrim yaratabilecek önemli bulgular elde etti.

preeminent [sıfat]

üstün

Ex: The preeminent artist of the Renaissance , Leonardo da Vinci , left an indelible mark on the world through his masterpieces .

Rönesans'ın seçkin sanatçısı Leonardo da Vinci, şaheserleriyle dünya üzerinde silinmez bir iz bıraktı.

seminal [sıfat]

ufuk açıcı

Ex: Darwin 's seminal work on the Origin of Species established the theory of evolution by natural selection .

Darwin'ın Türlerin Kökeni üzerine yaptığı çığır açıcı çalışma, doğal seleksiyon yoluyla evrim teorisini kurdu.

cardinal [sıfat]

son derece önmeli

Ex: Understanding the cardinal concepts of mathematics is crucial for solving complex problems .

Matematiğin temel kavramlarını anlamak, karmaşık problemleri çözmek için çok önemlidir.

petty [sıfat]

önemsiz

Ex: The dispute between neighbors was over a petty boundary line .

Komşular arasındaki anlaşmazlık önemsiz bir sınır hattı üzerineydi.

piffling [sıfat]

önemsiz

Ex:

Geç kalması için yaptığı önemsiz mazeretler, dakik meslektaşlarının hayal kırıklığını hafifletmek için çok az şey yaptı.

piddling [sıfat]

önemsiz

Ex: The team decided not to waste time on the piddling details and instead concentrated on the core aspects of the project .

Ekip, önemsiz detaylarla zaman kaybetmemeye karar verdi ve bunun yerine projenin temel yönlerine odaklandı.

peripheral [sıfat]

çevresel

Ex: Peripheral characters in the novel play supporting roles and contribute to the development of the main plot .

Romandaki çevresel karakterler destekleyici roller oynar ve ana olay örgüsünün gelişimine katkıda bulunur.

superfluous [sıfat]

fazla

Ex: The additional decorations seemed superfluous , as the room was already elegantly furnished .

Ek süslemeler gereksiz görünüyordu, çünkü oda zaha zarif bir şekilde döşenmişti.

subordinate [sıfat]

ast

Ex: The employee 's career development plan included clear steps for moving from a subordinate role to a leadership position .

Çalışanın kariyer gelişim planı, ast bir rolden liderlik pozisyonuna geçiş için net adımlar içeriyordu.

picayune [sıfat]

önemsiz

Ex:

Yönetici, önemsiz konular üzerinde zaman harcamayı reddetti ve bunun yerine önemli görevlere öncelik verdi.

stellar [sıfat]

yıldız

Ex: The movie boasted a stellar cast of seasoned actors , each bringing their unique talents to the screen , resulting in a captivating and memorable cinematic experience .

Film, her biri kendine özgü yeteneklerini ekrana getiren deneyimli oyunculardan oluşan mükemmel bir kadroya sahipti ve bu da büyüleyici ve unutulmaz bir sinema deneyimiyle sonuçlandı.

extraneous [sıfat]

alâkasız

Ex: The judge instructed the attorneys to stick to the relevant legal issues and avoid introducing extraneous matters during the trial .

Yargıç, avukatlara duruşma sırasında ilgili yasal konulara bağlı kalmalarını ve ilgisiz konuları gündeme getirmekten kaçınmalarını söyledi.

dire [sıfat]

umutsuz

Ex: Without immediate medical attention , the patient 's condition could become dire .

Acil tıbbi müdahale olmadan, hastanın durumu vahim hale gelebilir.

immaterial [sıfat]

önemsiz

Ex: When assessing job performance , the manager decided that minor delays were immaterial as long as the quality of work remained high .

İş performansını değerlendirirken, yönetici, işin kalitesi yüksek kaldığı sürece küçük gecikmelerin önemsiz olduğuna karar verdi.

expendable [sıfat]

harcanabilir

Ex: In times of crisis , some argue that certain positions in the company are expendable .

Kriz zamanlarında, şirketteki bazı pozisyonların harcanabilir olduğunu savunanlar var.

frivolous [sıfat]

hafifmeşrep

Ex: She 's often seen as frivolous , but beneath the facade , she 's quite shrewd .

O genellikle havai olarak görülür, ancak görünüşün altında oldukça zekidir.

IELTS Academic için kelime bilgisi (Skor 8-9)
Boyut ve ölçek	Boyutlar ve Alanlar	Ağırlık ve Denge	Şekiller
Miktarda artış	Miktarda Azalma	Intensity	Speed
Significance	Eşsizlik	Value	Complexity
Zorluklar	Quality	Success	Failure
Vücut Şekli	Yaş ve Görünüm	Wellness	Intelligence
İnsan özellikleri	Pozitif Duygusal Tepkiler	Olumsuz Duygusal Tepkiler	Pozitif Duygusal Durumlar
Olumsuz Duygusal Durumlar	Sosyal Davranışlar	Tatlar ve Kokular	Dokular
Sesler	Temperature	Görüşler	Düşünceler ve Kararlar
Teşvik ve Cesaret Kırma	Saygı ve onay	İstek ve öneri	Deneme ve Önleme
Hareketler	Beden Dili ve Jestler	Komuta Verme ve İzin Verme	Sözlü İletişime Katılmak
Yemek ve içmek	Yemek Hazırlama	Science	Değiştirmek ve Oluşturmak
Education	Astronomy	Physics	Biology
Chemistry	Geology	Philosophy	Psychology
Matematik ve Grafikler	Geometry	Environment	Enerji ve Güç
Manzara ve Coğrafya	Engineering	Technology	Internet
Computer	History	Religion	Kültür ve Gelenek
Language	Arts	Music	Film ve Tiyatro
Literature	Architecture	Marketing	Finance
Management	Medicine	Hastalık ve belirtiler	Law
Crime	Punishment	Government	Politics
War	Measurement	Duygular	Seyahat ve Göç
Weather	Pollution	Felaketler	Hayvanlar
Yiyecek ve İçecekler	Durum zarfları