pattern

C2 Düzeyi Kelime Listesi - İletişim ve Tartışma

Burada, özellikle C2 seviyesindeki öğrenciler için bir araya getirilmiş, İletişim ve Tartışma hakkında konuşmak için gerekli tüm kelimeleri öğreneceksiniz.

review-disable

Gözden Geçir

flashcard-disable

Flash kartlar

spelling-disable

Yazım

quiz-disable

Quiz

Öğrenmeye başla
CEFR C2 Vocabulary
to confabulate

to have a casual and light conversation without sharing a lot of information

sohbet etmek, muhabbet etmek

sohbet etmek, muhabbet etmek

Google Translate
[fiil]
to prattle

to talk a lot about unimportant things and in a way that may seem foolish

çene çalmak

çene çalmak

[fiil]
to parley

to discuss the terms of an agreement with an opposing side, usually an enemy

müzakere etmek

müzakere etmek

[fiil]
to palaver

to aimlessly talk a lot

boş laf etmek

boş laf etmek

[fiil]
to babble

to make random, meaningless sounds

anlaşılmaz sözler söylemek

anlaşılmaz sözler söylemek

[fiil]
to prate

to talk at length in a foolish or inconsequential way

boş konuşmak

boş konuşmak

[fiil]
to jaw

to talk at length in a tedious or annoying way

saatlerce konuşmak, gevezelik yapmak

saatlerce konuşmak, gevezelik yapmak

Google Translate
[fiil]
to natter

to have a casual conversation, often involving gossip

gırgıri yapmak, sohbet etmek

gırgıri yapmak, sohbet etmek

Google Translate
[fiil]
to blab

to talk excessively or thoughtlessly

söylemek, gevezelik etmek

söylemek, gevezelik etmek

Google Translate
[fiil]
to tattle

to reveal someone's wrongdoing or misbehavior to others

ihbar etmek, dedikodu yapmak

ihbar etmek, dedikodu yapmak

Google Translate
[fiil]
to yak

to talk persistently, often in a tedious or annoying manner

gevezelik yapmak, gereksiz yere konuşmak

gevezelik yapmak, gereksiz yere konuşmak

Google Translate
[fiil]
to gab

to chat casually for an extended period, often in a lively manner

sohbet etmek, lafta etmek

sohbet etmek, lafta etmek

Google Translate
[fiil]
to orate

to speak formally and at length, especially in a public setting

nutuk çekmek, konuşma yapmak

nutuk çekmek, konuşma yapmak

[fiil]
to spout

to speak or express opinions in a lengthy, fervent, or pompous manner

ağzından salyalar saçıvermek, aşırı sözler söylemek

ağzından salyalar saçıvermek, aşırı sözler söylemek

Google Translate
[fiil]
to falter

to speak hesitantly or with uncertainty

kekelemek

kekelemek

[fiil]
to bawl

to shout loudly and emotionally, often expressing distress, anger, or frustration

bas bas bağırmak

bas bas bağırmak

[fiil]
to scoff

to express contempt or derision by mocking, ridiculing, and laughing at someone or something

dalga geçmek

dalga geçmek

[fiil]
to banter

to engage in light, playful, and teasing conversation or exchange of remarks

şakalaşmak, ayıplayıp durmak

şakalaşmak, ayıplayıp durmak

Google Translate
[fiil]
to affront

to do or say something to purposely hurt or disrespect someone

hakaret etmek

hakaret etmek

[fiil]
to gasconade

to loudly brag and exaggerate, trying to impress or intimidate others

kibirlenmek, güya benzemek

kibirlenmek, güya benzemek

Google Translate
[fiil]
to crow

to express great pride in one's achievements, success, etc.

böbürlenmek

böbürlenmek

[fiil]
to rodomontade

to brag and exaggerate loudly

övünmek, abartmak

övünmek, abartmak

Google Translate
[fiil]
to hyperbolize

to exaggerate something for emphasis or to achieve a specific effect

hiperbolize etmek, abartmak

hiperbolize etmek, abartmak

Google Translate
[fiil]
to play up

to make something seem more important or noticeable by highlighting it

vurgulamak

vurgulamak

[fiil]
to cuss

to express oneself using impolite language

küfretmek, sövmek

küfretmek, sövmek

Google Translate
[fiil]
LanGeek
LanGeek uygulamasını indir