pattern

Nitelikleri Tanımlama - İyi Kalite veya Koşul

"Eşi benzeri olmayan" ve "olağanüstü" gibi İngilizce deyimlerin İngilizce'de iyi kalite veya duruma sahip olmakla nasıl ilişkili olduğunu keşfedin.

review-disable

Gözden Geçir

flashcard-disable

Flash kartlar

quiz-disable

Quiz

Öğrenmeye başla
English Idioms used to Describe Qualities
second to none

(of a person) considered best in a partular field

en iyisi

en iyisi

[ifade]
best of both worlds

a situation that allows one to have two different advantages at the same time

iki tarafın da en iyi özellikleri

iki tarafın da en iyi özellikleri

[ifade]
in good nick

in a very good condition, particularly compared to a previous state

iyi durumda

iyi durumda

[ifade]
class act

a person or thing of impressive or high quality

üstün nitelikli kimse

üstün nitelikli kimse

[isim]
(as) good as new

used of something that was not working or functioning well, but it is now in good condition

iyi durumda olmak

iyi durumda olmak

[ifade]
the best thing since sliced bread

a thing or person that one believes to be extremely good, useful, interesting etc.

yok böyle birşey

yok böyle birşey

[ifade]
fit for a king

great to a very exceptional degree

krallara layık

krallara layık

[ifade]
fit for the Gods

unexpectedly or unspeakably great

krallara layık

krallara layık

[ifade]
off the hook

inspiring admiration, due to being extremely good and satisfactory

mükemmel

mükemmel

[ifade]
out of this world

used to describe someone or something that is very unusual or remarkable

olağanüstü

olağanüstü

[ifade]
like a dream

without any problems or issues

umduğundan daha iyi

umduğundan daha iyi

[zarf]
like a house on fire

used to describe a situation or activity that is developing with great intensity, speed, and success

en iyi şekilde

en iyi şekilde

[ifade]
the bee's knees

a person or thing that is exceptionally good

mükemmel insan veya şey

mükemmel insan veya şey

[ifade]
the cat's meow

a person or thing that is superior to everyone and everthing else

üstün şey

üstün şey

[ifade]
to die for

used to describe something excellent or extremely desirable

muhteşem, aşırı derecede güzel

muhteşem, aşırı derecede güzel

[ifade]
to pass muster

to be good enough to meet a particular standard

uygun olmak

uygun olmak

[ifade]
(as) good as gold

(of a thing) in a very good or desirable condition

iyi durumda

iyi durumda

[ifade]
up to par

good enough to fulfill one's expectations

standartlara uyan

standartlara uyan

[ifade]
of the first water

(of a diamond or pearl) of the finest or rarest quality

birinci sınıf, en halis cinsten

birinci sınıf, en halis cinsten

[ifade]
on the pig's back

in a situation where everything is going well and there are no problems

her şeyin yolunda olduğu durumda

her şeyin yolunda olduğu durumda

[ifade]
place in the sun

a very desirable or advantageous position

iyi durum

iyi durum

[ifade]
on the bright side

used to refer to the positive or good aspects of a situation, even if other parts are not so good

işin iyi yanı

işin iyi yanı

[ifade]
LanGeek
LanGeek uygulamasını indir