pattern

Bilgi ve Anlayış - Anımsama

"Çalmak" ve "geçmişten patlama" gibi hatırlamayla ilgili İngilizce deyimleri inceleyin.

review-disable

Gözden Geçir

flashcard-disable

Flash kartlar

quiz-disable

Quiz

Öğrenmeye başla
English idioms related to Knowledge & Understanding
to rack one's brain

to think hard or make a great effort to remember or solve something

kafa yormak

kafa yormak

[ifade]
to ring a bell

to make one feel a sense of familiarity or help one remember something

bir şeyler çağrıştırmak

bir şeyler çağrıştırmak

[ifade]
to take a stroll down memory lane

to talk or write about one's enjoyable previous experiences

anıları hatırlamak

anıları hatırlamak

[ifade]
to have a memory like an elephant

to easily be able to remember things and rarely forget them

güçlü bir belleğe sahip olmak

güçlü bir belleğe sahip olmak

[ifade]
blast from the past

the unexpected appearance or remebrance of a person or thing that evokes nostalgic feelings within one

geçmişi hatırlatan biri veya bir şey

geçmişi hatırlatan biri veya bir şey

[ifade]
mind's eye

a person's ability to visualize things that could happen

olabilecek şeyleri görselleştirme yeteneği

olabilecek şeyleri görselleştirme yeteneği

[ifade]
to have a familiar ring

to make one think of something one saw or heard before

tanıdık gelmek

tanıdık gelmek

[ifade]
to jog one's memory

to help someone remember something they forgot

hafızasını tazelemek

hafızasını tazelemek

[ifade]
in living memory

used to refer to events or experiences that have happened within the lifetime of people who are currently alive, particularly recently

henüz hafızalarda taze

henüz hafızalarda taze

[ifade]
to ring in one's ears

(of a memory) to still be present in one's mind, particularly when one does not want to remember it

sesi kulaklarda çınlamak

sesi kulaklarda çınlamak

[ifade]
to open old wounds

to bring up past painful or unresolved experiences, often leading to emotional distress or discomfort

eski yaraları deşmek

eski yaraları deşmek

[ifade]
for old times' sake

as a way to remember or honor past experiences or relationships

eski günlerin hatırına

eski günlerin hatırına

[ifade]
if one's memory serve somebody (right)

used when one is trying to remember something, but is not sure whether one can remember it correctly

yanlış hatırlamıyorsam

yanlış hatırlamıyorsam

[Cümle]
LanGeek
LanGeek uygulamasını indir