pattern

Anlaşma ve Anlaşmazlık - Sözleşme Bozma veya İptal Etme

Burada, "repeal", "expire" ve "breach" gibi sözleşmenin ihlali veya iptali ile ilgili bazı İngilizce sözcükleri öğreneceksiniz

review-disable

Gözden Geçir

flashcard-disable

Flash kartlar

spelling-disable

Yazım

quiz-disable

Quiz

Öğrenmeye başla
Words Related to Agreement and Disagreement

to terminate an agreement, right, law, custom, etc. in an official manner

yürürlükten kaldırmak, feshetmek

yürürlükten kaldırmak, feshetmek

Ex: The new policy seeks abrogate the previous law that was deemed ineffective .

the act of officially abolishing or ending a law, agreement, etc.

yürürlükten kaldırma, iptal, feshetme

yürürlükten kaldırma, iptal, feshetme

Ex: The government announced abrogation of the trade agreement due to unresolved disputes .
breach
[isim]

an act that violates an agreement, law, etc.

ihlal, çiğneme, bozma

ihlal, çiğneme, bozma

to breach
[fiil]

to break an agreement, law, etc.

ihlal etmek, çiğnemek

ihlal etmek, çiğnemek

Ex: A legal dispute arose between the two parties due to one breaching the terms of the partnership agreement .
to cancel
[fiil]

to end a formal agreement or arrangement

iptal etmek, sona erdirmek

iptal etmek, sona erdirmek

the formal ending of a business agreement, marriage, parliament, organization, etc.

dağılma, bir ilişkinin sona ermesi veya dağılması, sona erme

dağılma, bir ilişkinin sona ermesi veya dağılması, sona erme

to formally end an official or business assembly

birlikteliği sona erdirmek, dağılmasına neden olmak

birlikteliği sona erdirmek, dağılmasına neden olmak

to end
[fiil]

to bring something to a conclusion or stop it from continuing

bitirmek, sona erdirmek

bitirmek, sona erdirmek

Ex: She decided end her career on a high note by retiring at the peak of her success .
to expire
[fiil]

(of a document, contract, etc.) to no longer be legally recognized because of reaching the end of validity period

geçerliliğini kaybetmek, sona ermek

geçerliliğini kaybetmek, sona ermek

Ex: His expired while he was abroad , causing delays and complications when trying to return home .

to legally invalidate an agreement, decision, etc.

geçersiz kılmak, hükümsüz kılmak, iptal etmek

geçersiz kılmak, hükümsüz kılmak, iptal etmek

to renege
[fiil]

to act against an agreement, promise, etc.

sözünü tutmamak, sözünden dönmek, kurallara uymamak

sözünü tutmamak, sözünden dönmek, kurallara uymamak

to repeal
[fiil]

to officially cancel a law, regulation, or policy, making it no longer valid or in effect

feshetmek, yürürlükten kaldırmak

feshetmek, yürürlükten kaldırmak

to officially cancel a law, decision, agreement, etc.

feshetmek, yürürlükten kaldırmak, iptal etmek, geçersiz kılmak

feshetmek, yürürlükten kaldırmak, iptal etmek, geçersiz kılmak

(of a document or agreement) to not be valid anymore

geçerliliği yitirmek

geçerliliği yitirmek

to cause an agreement or relation to be breached

ilişkisini kesmek

ilişkisini kesmek

Ex: The betrayal of a ruptured their friendship , leaving both parties feeling hurt and betrayed .

to disobey or break a regulation, an agreement, etc.

ihlal etmek

ihlal etmek

to rat on
[fiil]

to not fulfill a promise or agreement

oyunbozanlık etmek

oyunbozanlık etmek

to not do something one has promised or agreed to do

oyunbozanlık yapmak

oyunbozanlık yapmak

Anlaşma ve Anlaşmazlık
LanGeek
LanGeek uygulamasını indir