pattern

Kesinlik ve İhtimal - Uğur ve Şans

"Catch a mola" ve "vuruntuya vurmak" gibi şans ve şansla ilgili İngilizce deyimleri inceleyin.

review-disable

Gözden Geçir

flashcard-disable

Flash kartlar

quiz-disable

Quiz

Öğrenmeye başla
English idioms related to Certainty & Possibility
lucky Devil

used to describe a person who is considered lucky

şanslı

şanslı

[isim]
one's luck is in

used to emphasize how lucky a person is or how successful they are

şansı dönmek

şansı dönmek

[Cümle]
story of one's life

used to say that it is typical of a person to experience an unfortunate event

böyle gelmiş böyle gider

böyle gelmiş böyle gider

[ifade]
just my luck

used to say that one is used to something bad happening to one, due to having bad luck

şansıma tüküreyim

şansıma tüküreyim

[ünlem]
knock on wood

said after a positive statement to hypothetically assure the continuation of good luck

şeytan kulağına kurşun

şeytan kulağına kurşun

[ünlem]
the luck of the draw

something that solely depends on chance

şansına ne çıkarsa

şansına ne çıkarsa

[ifade]
to take pot luck

to try to do or achieve something knowing that one might not succeed

şansını denemek

şansını denemek

[ifade]
to fly by the seat of one's pants

to do something by solely relying on one's instincts, due to a lack of proper knowledge or experience

içgüdülerine dayanarak bir şey yapmak

içgüdülerine dayanarak bir şey yapmak

[ifade]
to catch a break

to experience some luck

şansı dönmek

şansı dönmek

[ifade]
to strike gold

to have great success with something, particularly something that brings one a lot of money

turnayı gözünden vurmak

turnayı gözünden vurmak

[ifade]
LanGeek
LanGeek uygulamasını indir